Reklam

Şiir gibi gülüşü var. Mısra mısra öpmek istiyorum.

Seni severken haddimi aşmak istiyorum. Öylesine sonsuz. Öylesine soluksuz. Nefesimi keser gibi.

Dışarıya yağmur, yüreğime hasret, fikrime sen. Nasıl yağıyorsunuz üçünüz birden bir bilsen.

Gözümle gördüğüm değil, gönlümde kördüğümsün. Çözmeye niyetim yok, sen benim ömürlüğümsün.

Ey canımın sahibi Yar! Sen benimle olduktan sonra kaybettiklerimin ne önemi var. Mevlana

Kimsenin önüne yüzümü eğmeyen ben, ilk defa sana gözyaşı döktüm. İlk defa sende doğdum, son defa senle öldüm.


Canımın içi sen hangi şiirden kaçıp geldin yüreğimin orta yerine.

O kadar güzel bakıyorsun ki bazen bütün dünya kör olsun istiyorum.

Yürek yüreğe değmişse elin eline değmesine gerek var mı?

Sen benim gökyüzüne gönderdiğim duamın yeryüzündeki cevabısın.

Yüreğini yasla bana sevgili, bir ömür birbirimize yük olalım.


Bir bozuk saattir yüreğim hep sen de durur.

Yar, bütün şiirlerime sebep ettim seni, hakkını helal et!


Sen de gördüğümü görecekler diye ödüm kopuyor.

Hep aklıma geliyorsun. Bak gördün mü senin de gidecek yerin yok.

Sen benim ilk şiirim, ilk kavgam, sen benim 17 yaşımsın.

Tahir gibi sev mesela, özür dilerim daha önce gelemediğim için de.


Yağmur gibi sev beni kaçmak mümkün olmasın.

En delisinden sonsuzundan, akla zarar deliye kar. Özledim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Reklam